Nostradamus'un Hayatı
Bundan bes yüzyil önce Güney Fransa’da yasamis, daha cok isminin Latince’ye cevrilmis hali olan Nostradamus adiyla anilan Michel de Nostredame simya bilgini, kahin, tip doktoru, sifali bitkiler uzmani, kozmetiklerin ve meyveleri korumakta kullanilan maddelerin mucidi, bu 16.yy Rönesans adami yüzyilimiza kadar olagandisi ve esrarengiz kalmistir. Nostradamus 14 Aralik 1503 tarihinde Renee ve Jacques de Nostredame’in oglu olarak dünyaya geldi.Noter olan babasinin varlikli bir kisi olmasindan dolayi rahat bir cocukluk dönemi gecirdi. Michel’in gelecegi görme yetenegi ilkönce büyükbabalari Jean de St.Remy ve Pierre de Nostredame tarafindan desteklenmisti. Jean ve Pierre ayni zamanda Kral Rene ve oglunun fizikcileriydiler. Büyükbabasi ona, Eski Yunanca’yi, Latince’yi ve Ibranice’yi, matematik ve simya bilimini de ögretmisti. Jean torununa hemen her konuda ders veriyordu; klasik edebiyat, tarih, tip, astroloji ve sifali otlarla tedavi.
Nostradamus ilk defa Hiristiyan dünyasinda yasaklanan sanat ve bilimin tadini Yahudi Kabbalah’ini ve Simya’yi ögrenerek almis oluyordu. 1522’de Montpellier Üniversitesi’ne tip okumaya gitti. On dokuz yasindaki bu ögrenci dedelerinden aldigi egitimle ve okulda ögrendiklerinle cok basarili bir doktorluk kariyeri yapti.
Doktorluktaki ününün pekismesi ise, sarbon hastaligi salgininda kan akitarak tedavi yapmak yerine, hastalarini temiz hava, su ve bitkilerle tedavi etmesi olmustu.1534’te Rönesans’in en büyük bilim adami ve düsünürlerinden Jules Cesar Scalinger tarafindan Agen’e davet edildi. Daha sonra burada adini bilmedigimiz bir hanimla evlendi ve bu evlilikten iki cocugu oldu. sarbon salgini sirasinda mucizeler yaratan Nostradamus yeni bir salginda ise karisini ve iki cocugunu kurtaramayarak, sarbona kurban verdi. Bu da sehirde ona karsi bir güvensizlik duyulmasina neden oldu.
Yine bir salgin icin geldigi Aix sehrinde tekrar evlendi. Yillarca süren Avrupa gezileri sirasinda topladigi esyalari da buraya getirmisti: Usturlaplar, sihirli aynalar, su bulan catallar, pirinc kaseler, eski kahinlerin tasarladigi üc ayakli sehpa Branchus...
Geceleri herkes yattiktan sonra o, sabahlara kadar üst kattaki odasinda calisirdi.Titrek mum isiginda astronomik takvimlere danisir, burclarin rotasini cikartirdi. Nostradamus gelecegi görmeye basladikca,bunlari baskalariyla paylasmak icin büyük bir istek duymaya baslar ve 1550’de ilk almanagini yazar. Bu kitapta on iki tane manzum dörtlük bulunuyordu. Her bir dörtlük gelecek yilin bir ayi ile ilgili genel bir kehanet iceriyordu.
Bu kitap cok ilgi görünce o da her yil hayatinin sonuna kadar bir almanak yazdi. 1566 yilinin Haziran ayinda Franciscan Manastirinda öldü. Ölmeden bir gece evvel yanina kimseyi sokmadi ve soranlara “Bu son gecem, beni yalniz birakin, zira sabaha ölmüs olacagim.” diyerek son kehanetinde bulundu.Asagidaki metin , Nostradamus’un oglu Cesar’a hitaben yazdigi önsözden oldugu gibi alinmistir:
“Insan kaynakli olaylar kesin degildir, ama her sey düzenlidir ve Tanri’nin hesaplanmaz gücüyle yönetilir, bize öfke sarhoslugu degil, telasli eylemle de degil, yildizlarin etkisiyle ilham verir. Belli seyleri bir kehanet ruhu icinde ancak ilahi ilhami bulanlar önceden kestirebilir. Ben cok uzun süreden beri pek cok kehanetlerde bulundum, daha sonra olmus olaylari cok önceden söyledim, yerini de belirttim. Bütün bunlari ilahi güce ve ilhama yorumluyorum. Söz ettigim olaylar, kimi mutlu, kimi hüzünlü, dünyanin ikliminden giderek artan bir dogrulukla gecmistir, ama bir zarar verme olasiligi yüzünden, yalniz simdiki zamana degil, gelecege de bir zarar verme korkusundan, sessiz kalmaya, bunlari yaziya dökmemeye razi oldum.
Hükümranliklar, mezhepler ve bölgeler öyle capraz ve ters degisimlere yol aciyorlar ki, gelecekte neler olacagini aciklarsam, devletlerin, mezheplerin, din ve inanclarin basindaki büyükler bunlarin kendi hayallerinden farkli oldugunu, duymak istedikleri seyler olmadigini görünce, gelecekte dogru oldugu anlasilacak sözleri suclamaya kalkarlar. Gercek kurtaricinin dedigi gibi, “Kutsal seylerinizi köpeklere vermeyin, incilerinizi domuzlara atmayin, cünkü ayaklariyla ezerler, dönüp sizi parcalarlar. “Dilimi kalabaliklardan, kalemimi kagitlardan uzak tutusumun nedeni bunlardir.
Daha sonra (Leoni)’den ötürü kararimi verdim, muglak ve sasirtici cümlelerle insanligin geleceginde olacaklari, özellikle de en önemlilerini, benim gördüklerimi, kimsenin duyarliligini zedelemeden acikliyorum. Bunlarin hepsinin bulutlu bicimde yazilmasi gerekiyordu, tüm kehanetler gibi. Ne var ki, simdi ya da ileride, Yaratici Tanri’nin gelecekte yer alacak sirlari ilham ve hayal yoluyla aciklamak isteyecegi kisiler cikabilir, bunlar yargisal astroloji yoluyla, gecmiste belli bir gücün gelip onlari alev gibi sarmasi, insani ve ilahi ilhamlari yargilamaya itmesi biciminde olabilir...cünkü biz de kehanetlerimizi yaziya, ilahi ilham ve vahiylerle, sürekli gözlem ve hesaplarla dökebildik.
Ama sana aciklamak istedigim sey, göklerin hesaplariyla elde edilen kararlardir. Bu yolla insan gelecekteki olaylari bilir, hayali her seyi de kesinlikle reddeder. Ilahi ve dogaüstü ilhamin astrolojik hesaplarla birlesmesi sayesinde, yerleri ve zamanlari dogru olarak bulmak mümkündür, bu da ilahi sevapla, gücle, yetenekle kazanilan bir okült özelliktir. Bu yolla gecmis, simdiki zaman ve gelecek bir tek ebediyet olur, cünkü her sey ciplak ve acik hale gelir.”
